Toplumsal tabakalaşma toplumun yapısını incelemek için sosyal bilimciler tarafından çıkarılmış bir kavramdır. “Toplumsal Tabakalaşma” adlı yazıda bu kavram detaylarıyla anlatılmıştır. Bu yazının amacı tabakalaşma türlerini tanımak ve toplum üzerindeki etkilerini anlayabilmektir.
Eşitsizliğin her toplumda var olduğu hem herkes tarafından kabul edilen hem de bilinen bir gerçektir. Her toplumun tabakalaşma tipi ve fazlalığı diğer toplumlardan farklıdır. Genel olarak tabakalaşma türleri kölelik, kast, mülk sistemi ve sınıf olmak üzere 4 ana başlığa ayrılır. Toplum içi grupların oluşturdukları farklı tabakalar, bireylerin statü ve rollerinin edinilme biçimi, fırsat eşitlikleri, tabakalar içindeki sınıfların dayanışma derecesi farklı toplumsal tabaka türlerinin belirlenmesinde etkin rol oynar.
KÖLELİK
Toplumsal eşitsizlik tipinin en katı olarak uygulandığı sitemdir. Kölelik, insanı insan olarak kabul etmeyen kimi zaman bir cisimden daha düşük değerde gören tabakalaşma biçimidir. Kölelik tarih boyunca üretici toplumlara özgü olarak ortaya çıkmıştır. Yerleşik hayata geçiş sonucu ihtiyaç duyulan işgücünü karşılamaya yönelik gelişmiş bir sistemdir.
Kölelik, tarihte özellikle Roma ve Afrika’da yaygın olarak olarak görülmüştür. 18. ve 19. yüzyılda Afrika’dan Amerika ya getirilen siyah ırkla köleci toplum modeli süreci işlemiştir. 19. yüzyılın sonlarına kadar da Amerika‘da kölelik etkin olarak devam etti. Siyah ırk aşağı ırk olarak gösteriliyordu. Günümüzde köleliğin bitmiş olduğu varsayılsa da halen kaçırılan milyonlarca kadın ve çocuk kendi istekleri dışında zorla çalıştırılmaktadır.
KAST
Bireyin toplum içindeki statüsünü doğumuyla beraber kazandığı ve ölene kadar da devam ettirdiği bir tabakalaşma türüdür. En güncel ve yaygın örnek olarak Hindistan’ yasalarla kaldırılmış olmasına rağmen halen geçerli bir kast sistemi olduğu bilinmektedir.
Kast sisteminin çok katı kuralları vardır. Kastlar arası geçiş ve etkileşim kesinlikle yasaktır. Belirli bir kasta mensup kişi başka kasttan birisiyle evlenemez. Doğan bireyler ailelerinin mesleklerini yapmak zorundadırlar.
Kast sisteminin en tepesinde rahipler en altında ise köylüler ve hizmetçiler bulunmaktadır. Rahipler soylulardan daha üstün kabul edilirler. Kast sisteminde bulunduğu kasttın kurallarına uyum içerisinde yaşayarak ölen kişinin daha üst bir kastta tekrar dünyaya geleceğine inanılır. Bu nedenle kast sistemi içerisinde önemli sorunlar oluşmaz ve devamlılığı sürdürülür.
MÜLKİYET SİSTEMİ
Batı Avrupa’ da ortaya çıkmış olan mülkiyet sistemi tarım üretiminin yaygın olduğu ekonomiye özgü bir sistemdir. Soyluların sahip oldukları toprak miktarına göre ekonomik açıdan güçlü oldukları bir sistemdir. Toprak miktarının çokluğu o kadar çok zenginlik ve buna bağlı olarak köylü üzerinde güç sahibi olmayı imkan dahilinde kılmıştır.
Soylular sahip oldukları güçle toprakları üzerinde kendi kanunlarını uygulamışlardır. Soyluların zenginlik sonucu askeri güçleri vardır. Halen İngiltere’de şövalyelik ve lord ünvanlarının verilmesiyle kalıntılarını devam ettirmektedir.
SINIF
Toplumsal tabakalaşma tiplerinden en çok tartışılanların başında sınıflar gelir. Tamamen ekonomik ilişkilerle belirlenirler. Maddi eşitsizliklerden ötürü sınıflar oluşur. Sınıf, kavramına göre maddi olanaklar sayesinde bireyler çeşitli avantajlar elde ederler. Günümüz toplumları genel olarak üç sınıftan oluşurlar. Bunlar sınıflar;
Üst sınıf; nüfusun çok azı tarafından oluşturulan zengin sınıftır.
Orta sınıf; yönetici, müdür, bankacı gibi birçok meslek grubunu içine alan sınıftır.
Alt sınıf; İşçilerden oluşan sınıftır.
Tabakalaşma bireyin başarısına bağlı değişebilir.