KADEŞ ANTLAŞMASI

Buğra KURU 8.8k Görüntüleme
3 Dk Okuma

    Önceki yazılarımızdan birisinde Hititler ile Mısırlılar arasındaki Kadeş Savaş’ını anlatmıştık. Aslında berabere biten savaştan, Hitit İmparatorluğu daha avantajlı çıkmışken, o dönemin imparatorları daha geniş ve daha uzun süreli bir barış antlaşması yapmamıştı. Yani genel kanının aksine, Kadeş Antlaşması, Kadeş Savaşı’nın hemen sonunda yapılmış bir antlaşma değildir.

    Kadeş Barış Antlaşması, 3. Hattuşili tarafından, yaklaşık olarak İ.Ö. 1270 yılı civarında Mısır ile imzaladığı barış antlaşmasıdır. Hattuşili bu antlaşma ile birlikte dönemin ve bölgenin en büyük iki krallığının uzun soluklu bir barış yapmasını sağlamış; aynı zamanda fiilen berabere biten Kadeş Savaşı’nın kağıt üzerinde Hititliler tarafından kazanılmasını sağlamıştı.

    Antlaşma şartlarına gelecek olursak; aslında antlaşma her ne kadar iki ülkenin birbirine saldırmayacağını garanti altına alsa da, her iki ülkeye dışarıdan gelecek olan saldırılarda birbirlerine yardım edecekleri şartı da konmuştu. Bununla birlikte antlaşmanın devamında Mısır ve Hitit krallarının bundan sonra kardeş olduğu söylenmiş ve her iki tarafın imparatorlarına ve ailelerine övgüler düzülmüştür.

    Antlaşmanın en sonunda ise, antlaşma şartlarının korunması amacıyla; bir taraf antlaşmayı bozarsa diye, her iki ülkenin de tanrıları bu antlaşmaya şahit olarak gösterilmişti. Tanrılar antlaşmayı bozanı lanetleyecek; uyana ise mutluluklar verecekti.

    Antlaşmanın bilinen iki nüshası vardır. Bunlardan birisi, Boğazköy yani Hititlerin başkenti Hattuşa’da yapılan kazılarda ele geçen nüshadır. Bu nüsha şuan İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde bulunmaktadır. Antlaşma Mısırlılar tarafından hazırlanmış metnin Akadça çevirisidir. Diğer nüsha ise Akadça metnin Mısırcaya çevirisidir. Bu metin ise gümüş bir tabla üzerine çivi yazısı ile yazılmıştır. Bu iki nüsha, dünya tarihinin bilinen ilk barış antlaşmasıdır ve aynı zamanda iki ülkenin savaş sırasında birbirine yardım edeceğini yani müttefik olduklarının görüldüğü ilk belgedir.

    Bir barış antlaşması olan Kadeş Antlaşması’nda, sınır konusu ele alınmamıştı. Bu durumda birçok araştırmacı, sınır sorunun daha sonra başka bir antlaşma ile çözüldüğünü düşünmektedirler. Bununla birlikte ele geçen bazı tabletlerde, Suriye ve Amurru kentleri Hititlerin yönetimine bırakılmıştı. Hali hazırda Mısır ülkesinin sınırları içerisinde olan Filistin ise, yine Mısır sınırları içerisinde kaldı.

    Ayrıca Mısır ve Hitit krallarının kardeşliği daha sonra tekrar pekiştirildi. 3. Hattuşili kızlarından en büyük olanını Ramses’e eş olarak yolladı. Mısır hiyerogliflerinde bu kadın için “Yüzü bir tanrı kadınınki kadar güzeldi” yazmaktadır. Bu nedenle Mısır halkı, firavunun eşine hayrandı. Büyük ihtimalle kuzeyden gelen bu kız, sarı saçlı ve renkli gözlüydü. Yani Mısır halkı ile tamamen zıttı. Dolayısıyla bu durum hem Mısır halkı hem de firavunu için oldukça ilgi çekiciydi. Hatta bazı Mısır kaynaklarında firavunun bu durumu “mucizevi” olarak değerlendirdiği söylenir.

    Ayrıca daha sonra Ramses, 3. Hattuşili ile yüz yüze görüşmek istese de, bu durumdan kuşkulanan Hattuşili, hastalığını bahane ederek bu buluşmaya gitmemişti. Daha sonraki dönemlerde tekrar Kuzeyden bir Hititli kız, Mısır’a gelin olarak gönderilerek bu kardeşlik daha da pekiştirildi.

Bu İçeriği Paylaşın
Yorum bırakın

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Exit mobile version