İnsanlığın nerede başladığından tutun. İlk demiri kimin icat ettiğinden, ilk aya kimin çıktığından, futbolu kimin bulduğundan, mikrobu kimin keşfettiğinden bahseder, konuşup dururuz! Sahiden günümüz teknolojisini doğuya mı batıya mı borçluyuz? Aslında şucu ya da bucu olmadan sadece bir insan olarak düşünüldüğünde dünya insanlarının tamamının yapılan güzel şeylerde payı vardır. Bu nedenle tüm uygarlıkların hakkını vermek en asil davranış olacaktır. Ancak günümüzde sömürgeci Avrupa zihniyetinin tüm dünyaya dikte ettiği bir şey vardır. O da üstü kapalı ikinci sınıf vatandaşlık muamelesi! Bunu hayatın her aşamasında görmek mümkündür. Çifte standart alabildiğine doğu halklarına uygulanmaktadır. Fakat şöyle bir geriye gittiğimizde…
Coğrafi keşiflerin yapılmasına neden olan pusulanın Çinlilerden Müslümanlara onlardan da Haçlı seferleri ile Avrupa’ya geçtiğini görürüz. :Hakeza matbaa, barut, kâğıt, mürekkep hepsi doğu kaynaklı icatlardır. İlk insanların izlerine; Avrupa’da Amerika’da rastlanmaz! Ortadoğu’da, Altaylar’da rastlanır. Tüm bunlar günümüzde Avrupalılar için hiçbir şey ifade etmeyebilir. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek vardır ki dünya bir terazidir. Batı ve doğu o terazinin kefelerinden her biridir. Batı yükseldiğinde doğu alçalır, Doğu yükseldiğinde batı alçalır. Bunu tarihe bakıp çok rahat görebilirsiniz.
Hemen 5000 yıl öncesine gidelim. Yazıyı, güneş ve ay takvimlerini, 360 dereceyi, yıldızları, astronomiyi, geometriyi, tıpı bulan Mısırlıların ve Sümerlilerin çağına! Bu dönemde Batıdan eser yoktur. İki bin yıl ilerleyelim. Bu defa batının saltanatı, ihtişamı başlar. Demokrasiler, yunanlı filozoflar, muhteşem sütunlar… Batı yıldız gibi parlamaktadır. 1700 yıl daha yaklaşalım günümüze, İslamiyetin doğuşu ile doğu yükselişe geçer, dünyanın en büyük kütüphaneleri kurulur. İbn-i Sina’lar, Razi’ler yetişir. İspanya’da El Hamra Sarayı kurulur. Fatih Havan topunu icat eder. Avrupalılar, Müslüman doğuya ilim öğrenmeye gelir. Ardından Coğrafi keşifler, Rönesans ve Reformla batı tekrar yükselmeye başlar.
Şimdi size soruyorum. Medeniyetin kaynağı neresidir? Tek bir yaşam vardır ve bu yaşamda hepimizin payı var. O nedenle kavga etmeyi bir an önce bırakıp, hakları sahiplerine teslim edelim. Yarın, torunlarımızın dünyanın diğer bölgelerinde yaşayan insanlara muhtaç olabileceğini anlayalım.