Yıl 1918…
Birinci Dünya Savaşı'nın nihai olarak bitmesine çok kısa bir süre vardı. Vaziyet ise Osmanlı Devleti açısından pek de parlak değildi. Ortadoğu'dan güzel haberler gelmiyordu. Filistin'de ve Suriye'de İngilizlerle çarpışan Osmanlı ordusu bir süre önce geri çekilmeye başlamış; bu çekiliş hala sürüyordu. Çanakkale Cephesi dışındaki tüm cephelerde durum hiç de iç açıcı değildi.
Bulgaristan savaştan çekilmiş ve böylece müttefik Almanya ile olan kara bağlantısı kesilmişti. Bu durum Trakya'nın ve İstanbul'un güvenliğini zora sokuyordu; her an İtilaf Devletleri'nin saldırısına açıktı.
HÜKÜMET DEĞİŞİKLİĞİ
Savaşın kaybedeni belli olmuştu: İttifak Devletleri. Ve tabii ki de Osmanlı Devleti. Bunu gören Talat Paşa yönetimindeki İttihat ve Terakki Partisi 8 Ekim'de yönetimi bıraktı. İttihatçıların önde gelen birçok ismi dış ülkelere kaçtı. Bunun ardından Ahmet İzzet Paşa başkanlığında yeni bir hükümet kuruldu. Ahmet İzzet Paşa hükümeti Wilson İlkeleri'ni çok olumlu buluyordu; güvenleri tamdı. Buna güvenerekten İtilaf Devletleri'ne barış görüşmeleri talebinde bulundu. İtilaf Devletleri ise bu talebi olumlu karşıladı ve kabul etti.
27 Ekim 1918 günü görüşmeler için Limni Adası'nın Mondros Limanı'ndaki Agamemnon zırhlısında toplanıldı. Osmanlı Devleti'ni temsilen Bahriye Nazırı Rauf Orbay başkanlığında bir heyet bulunuyordu. İtilaf Devletleri'ni temsilen de İngiltere'den Amiral Calthorpe katıldı. 4 gün boyunca yapılan görüşmelerin ardından 30 Ekim 1918 günü Mondros Ateşkes Anlaşması imzalandı.
Agamemnon zırhlısı
MONDROS ATEŞKES ANLAŞMASININ MADDELERİ
-
Çanakkale ve İstanbul Boğazları açılarak İtilaf Devletleri'nin denetimine bırakılacaktır.
-
İtilaf Devletleri, kendi güvenliklerinin tehlikeye düştüğü durumda herhangi bir stratejik bölgeyi işgal edebilecektir. ( NOT: Bu madde ateşkesin “ünlü” 7. maddesidir ve Osmanlı Devleti'ni en çok sıkıntıya sokacak maddelerden biridir. İtilaf Devletleri, hayata geçirmek istedikleri işgalleri hukuki bir temele oturtmak istemişlerdi. Girişecekleri işgallerde Wilson İlkeleri'ne aykırı hareket etmemek için bu maddeyi koymuşlardı.)
-
İtilaf Devletleri, Vilayet-i Sitte olarak adlandırılan bölgede herhangi bir karışıklık çıkması durumunda bu bölgeyi işgal edebilecektir. (NOT: Bu madde de ateşkesin sık sık üstünde durulan 24. maddesiydi. Vilayet-i Sitte olarak belirlenen 6 il vardı: Erzurum, Diyarbakır, Elazığ, Sivas, Bitlis, Van. Bu madde ile birlikte Doğu Anadolu'da Ermeni Devleti kurulması riski belirmişti.)
-
Osmanlı Devleti, denizlerindeki torpillerin tespit edilmesinde ve temizlenmesinde İtilaf Devletleri'ne yardım edecektir.
-
Osmanlı Devleti'nin donanması teslim olacak ve limanlarda gözetim altında tutulacaktır.
-
Tüm haberleşme kanalları İtilaf Devletleri'nin denetimine geçecektir.
-
Almanya'dan ve Avusturya'dan gelen asker ile sivil memurlar bir ay içerisinde Osmanlı topraklarından ayrılacaktır.
-
Osmanlı Devleti, sınırlarını koruyacak ve iç güvenliğini sağlayacak sayıda asker bulundurmalı. Bunun dışındaki askerler terhis edilecektir.
-
Osmanlı Devleti'nin elinde bulunan bütün cephane, top ve diğer silahlara İtilaf Devletleri'nce el konulacaktır.
-
İtilaf Devletleri, savaş sırasında esir aldığı Osmanlı askerlerini ve sivillerini tutuklayacaktır.
-
Osmanlı birlikleri, Trablusgarp ile Bingazi'deki işgal ettiği bölgelerden çekilecek; Osmanlı subayları en yakın İtalyan garnizonlarına teslim olacaktır.
-
Suriye, Yemen ve Irak'ta bulunan Osmanlı birlikleri İtilaf Devletleri'ne teslim olacaktır.
-
İran ve Kafkasya'da ilerleme gösteren Osmanlı birlikleri ele geçirdiği yerlerden hemen çekilecektir.
-
Toros tünelleri İtilaf Devletleri'nin denetimine geçecektir.
GİZLİ ANTLAŞMALAR YÜRÜRLÜKTE
Anlaşma maddelerinden de anlaşılacağı üzere İtilaf Devletleri, Osmanlı Devleti'ni kendine bağımlı bir hale getirmişti. İngiltere bu anlaşmayı tek başına imzalayarak İtilaf Devletleri arasında öne çıkmayı başardı.
İtilaf Devletleri, gizli anlaşmalarını yürürlüğe sokmak için Mondros Ateşkes Anlaşması'nı kendilerine hukuki bir kılıf yapmışlardı. Nitekim kısa bir süre sonra gizli anlaşmalar yürürlüğe girdi.
İngiltere; Musul, Urfa, Antep, İskenderun, Maraş, Kars ve Batum'u işgal etti. Daha sonra gizli antlaşmalar doğrultusunda Urfa, Antep ve Maraş'ı Fransızlara bıraktı.
Fransa; Adana, Mersin ve Dörtyol'u işgal etti.
İtalya; Antalya, Konya, Bodrum, Kuşadası ve Fethiye'yi işgal etti.
çoğu insandan farklı olarak tarih dersini severdim ve en heyecanla işlediğim konulardan biriydi şu Avrupa'nın topraklarımıza karşı ağzının suyunun aktığını dönemler. Hala bile içimde nefret uyandırıyor burda yazan maddeler, bu maddelerin hepsini teker teker geldiği yere gönderen Atatürk ve arkadaşlarına ne kadar çok şey borçluyuz unutmayalım