Lehistan, Osmanlı Devleti ile Rusya arasında kalan bir nevi tampon bölgeydi. Bu sebeple iki ülke de bu bölge üzerinde hakimiyet kurmak için mücadele etti. Özellikle de Ruslar Lehistan üzerindeki baskısını her geçen gün daha da artırıyordu. 1763'de Lehistan kralının ölmesiyle birlikte ülkenin içişlerine de karışmaya başladılar. Rusya'nın bu tavrı ülkedeki milliyetçi kesimin oldukça tepkisini çekti ve kısa bir süre sonra ayaklandılar. Bunun üzerine Rusya derhal bölgeye kuvvet sevk etti.
LEHİSTAN OSMANLI DEVLETİ'NDEN YARDIM İSTİYOR
Lehistan, Rusya'nın topraklarına çıkarma yapması üzerine Osmanlı Devleti'nden yardım istedi. Osmanlı Devleti'nin tarih boyunca sıkça karşılaştığı bir durumdu. Lehistan, yapacağı yardım karşılığında Osmanlı Devleti'ne Podolya'yı vermeyi teklif etti. Bu sırada Rus kuvvetlerinden kaçan bazı Lehliler Osmanlı Devleti'ne sığındı. Artlarından gelen Rus kuvvetleri de sınırı aşarak kaçan Lehlilerin bir kısmını yakaladı ve öldürdü. Bölgedeki bazı Türkler de Rus kuvvetleri tarafından öldürüldü. Bu, Osmanlı Devleti açısından bardağı taşıran son damlaydı. Böylece 1768'de Osmanlı-Rus savaşı başlamış oldu.
Rus kuvvetleri ilerleyişini sürdürerek Kırım'ı ele geçirdi ve ardından Mora'ya yöneldi. Rusların hızla ilerlemesi üzerine Avusturya harekete geçti.
Osmanlı Devleti ile Rusya Prusya'nın aracılığıyla 1774'te Küçük Kaynarca Antlaşması'nı imzaladı. Antlaşma maddeleri şunlardı:
-
Kırım bağımsız olacak. Fakat Müslüman nüfusun yoğun olduğu Kırım'da halk Osmanlı halifesine tabi olacaktır.
-
Azak Kalesi, Yenikale, Kılburun kaleleri, Kerç kaleleri ile Dinyeper ve Buğ nehirleri arasındaki topraklar Ruslara bırakılacaktır.
-
Rusya Karadeniz'de savaş gemisi bulundurabilecektir. Ayıca Rus ticaret gemileri de boğazlardan serbestçe geçebilecektir.
-
Rusya, Osmanlı Devleti'ndeki Ordodoksların haklarını koruyabilecektir.
-
Rusya, İstanbul'da sürekli elçi bulundurabilecektir. Ayrıca gerekli gördükleri yerlerde konsolosluk açabilecektir.
-
Rusya, İngilizler ve Fransızlara verilen kapitülasyon haklarından yararlanabilecektir.
-
Rusya savaş sırasında işgal ettiği Eflak, Boğdan, Besarabya ve Akdeniz'de bulunan adaları Osmanlı Devleti'ne iade edecektir. Osmanlı Devleti geri aldığı bu bölgelerden bir süre vergi almayacak ve halkın istediği yere göç etmesine müsaade edecektir.
-
Osmanlı Devleti, Rusya'ya savaş tazminatı ödeyecektir. Bu savaş tazminatının miktarı on beş bin akçedir.
-
Osmanlı Devleti ile Rusya arasında kalan Kabartay Ruslar tarafından ilhak edilecektir.
Küçük Kaynarca Antlaşması'nın Osmanlı Devleti'ne zararı oldukça büyüktü. Osmanlı Devleti antlaşma sonucunda büyük toprak kaybına uğradı; gücü ve itibarı sarsıldı. Birçok tarihçi 18. yüzyılda imzalanan en ağır antlaşma olduğunu belirtir.
KÜÇÜK KAYNARCA ANTLAŞMASI'NIN SONUÇLARI
Küçük Kaynarca Antlaşması'nın sonuçlarını şu şekilde sıralayabiliriz:
1. Osmanlı Devleti ilk defa nüfusunun tamamı Müslüman ve Türk olan bir bölgeyi – yani Kırım'ı – kaybetti. Kırım'ın Rusların eline geçmesiyle birlikte Rusların Karadeniz'deki hakimiyeti arttı.
2. Osmanlı Devleti'nin Ortodoksların koruyuculuğunu Rusya'ya bırakması ilerde büyük sıkıntılara yol açacaktı. Rusya, bunu fırsat bilerek Osmanlı Devleti'nin içişlerine karışacaktı.
3. Karadeniz Türk gölü olma özelliğini kaybetti.
4. Rusya sıcak denizlere inme konusunda ümitlendi.
5. Osmanlı Devleti tarihinde ilk defa savaş tazminatı ödemeye mahkum oldu. Ödenen tazminat Osmanlı ekonomisini oldukça sarsacaktı.