Türklerde resim sanatı çok eski çağlara dayanıyor. Son yapılan araştırmalar sonucunda Çin’de bulunan Türk Piramitleri içerisinde Türk kültürünü anlatan resim ve çizimlere rastlandığı söylenmekte. Tabii ki Çin devletinin uygulamış olduğu politikalar ve yaptırımları sonucunda net bir bilgi henüz onaylanmadı.
Bu sebeple Türk resim sanatının tarihinin eskilere dayandığını söyleyebiliriz. Türklerde resim sanatı tarihi, resmi olarak 3 ayrı kategoride değerlendiriliyor. İslam öncesi, İslam sonrası ve Batı etkisindeki resim sanatı tarihi olarak ele alınıyor.
İslam öncesi resim sanatı tarihine baktığımızda pek fazla eserin gün yüzünde olduğunu söylememiz yanlış olur. Göçebe bir toplum olarak yaşayan Türkler’de resim sanatının olduğu biliniyordu. Bunun başlıcaları arasında halı ve kilimlere işlenen resimler oluyordu. Bunun haricinde yukarıda belirttiğimiz gibi Türk Piramitleri’nin gizemi ortaya çıktığında bu tarih çok daha eski zamanlara gidecektir.
İkinci bir konu olan İslam sonrası resim sanatı tarihinde ise Türkler’deki sanat anlayışı islam motifleri üzerine kurulmuştur. İslamiyet sonrası dönemde resim sanatı o kadar gelişmiştir ki, bu sanat sadece halı ve kilimlerde nakş olmamış, bunun yanı sıra duvarlarda kabartmalar, oymalar olarak karşımıza çıkmıştır. Bu dönemde en çok hayat ağacı motifleri kullanılmıştır. Bu dönemde ortaya çıkan gerek taş oyma gerek kabartma gerekse de başka teknikler kullanılarak yapılan resim sanatı bugün hala dimdik ayakta durup aynı zaman da dünya kültür mirası listesinin hep baş sıralarında yer almaktadır.
Son olarak ise Batı etkisinde kalan Türk resim sanatı tarihi vardır. Bu dönem Osmanlıların yükselme dönemiyle birlikte başlayıp gelişmiştir. Özellikle Osmanlı sultanları gerek kendi portrelerini yaptırarak gerekse de diğer konularda resimler çizdirerek saray duvarlarını süslemiş ve bunun etkisiyle birlikte yüzyıllarca ilerleyerek günümüze kadar gelmiştir.
Türk resim tarihinde Osman Hamdi Bey’in büyük bir katkısı olmuştur. Özellikle bu ismin son yıllarda ortaya çıkan resimleri müzayedelerde büyük ilgi görmüştür. Özellikle Kaplumbağa Terbiyecisi isimli eseri tüm dünya da yankı uyandıran ve beğenilen başlıca eserlerden birisidir.
Osman Hamdi Bey’in bu eseri tüm dünyanın örnek aldığı bir konuma gelmiştir. Eser de zorlu bir işin içerisinde olan bireyi tasvir etmektedir. Kimileri bu eserin ortaya çıkışını Fransız bir dergide yayımlanan içeriklere bağlarken kimisi de tam tersi düşünceleri ortaya koyar.
Kaplumbağa Terbiyecisi Türkiye’de müzayede sonunuca satışı gerçekleştirilen en pahalı eser olma ünvanını taşımaktadır. Bu eser tam 5 trilyon Türk Lirası karşılığında satın alınmıştır.
Osmanlı’nın son yıllardan batı eskisinde kalan resim sanatı müthiş bir ivme yakalamıştır. Bu ivme sayesinde bugüne kadar pek çok farklı eserin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Yine Osman Hamdi Bey’in Mihrap, Naile Hanım Portresi, Silah Taciri gibi resimleri yüksek meblağlar ile alıcı bulmuştur.
Türkiye’de son yıllarda yine başarılı ressamların yaptıkları eserler ile adlarından sıkça söz ettirir duruma gelmiştir. Tarih boyunca Türkler arasında var olan resim sanatı 18. yüzyılda şekillenmeye başlamış ve batı etkisine girmiştir.
Genel anlamda sanatçı bir millet olan Türk toplumunda resim çizmek oldukça meşakatli fakat ressamların ellerinde harika görüntülerle ortaya çıkmıştır. Bundan sonra da hiç şüphesiz ki Türk Resim Sanatı sanatçıların ellerinde değer kazanmaya devam edecektir. Bugün Türk Ressamların örnek aldığı kişilerin yanı sıra objelerde bulunmaktadır. Bunlar genel anlamda bulundukları şehirlerdeki ögeleri yansıtır.