AD VERME – ALMA GELENEĞİ

Suat DUMAN 4.9k Görüntüleme
3 Dk Okuma

     Türkler tarih boyunca önemli gelenekler örf ve ananeleri ile yaşamış bir toplumdur. Kültürel anlamda bugün hala az da olsa ayakta kalabilen bazı adetler bulunmaktadır. Bu adetlerden birisi de çocuğa verilecek ad / isimdir.

     Türkler yeni doğan çocuklarına bir isim vermişlerdir. İsim verme işleminde dini törenlerin uygulandığı geçmişten günümüze kadar gelmiş bir geleneğin yanı sıra zaman içerisinde bir inanış olarakta tavsir edilmiştir.

     Önemli olan çocuğun bir ad yani isim almasıdır. Bu kolay bir iş olmadığı için kutlanarak veya da kutsanarak yapılması Türklerde gelenek, hatta kültür halini almıştır.

Peki Türkler de isim verme geleneği nasıl gelişti ve nasıl yapılmaktaydı;

     Aileler tarafından daha önce belirlenmiş olan isim, düzenlenen bir toplantı esnasında çocuğa verilmekteydi. İslamiyetten önce farklı şekilde gerçekleşen bu toplantılar bugün ki Müslüman Türk toplumunda bambaşka bir şekilde yapılmaktadır. Toplantıya çağrılan din görevlisi veya dini açıdan erdemli  saygın bir kişi ezan okumakta ve çocuğun kulağına üç kere adını söylemektedir. Eğer ki bir din görevlisi bulunmuyorsa bu işlemi baba veya da dedenin yapması daha uygun olmaktadır.


     Yine kültürümüzde bir gelenek olarak karşımıza çıkan isim verme işleminde önemli bir husus da çocuğa göbek adının verilmesi konusudur. Çocuğun göbeği kesilirken verilen isme göbek adı denilmektedir.


Anadolu’da çocuğa göbek adı konulması;

  • Çocuğun kabirde göbek adıyla çağrılacağı,
  • Öte dünyada göbek adıyla çağrılacağı,
  • Tövbe, talkın verilirken göbek adıyla çağrılacağı

gibi dinsel nedenlerle açıklanmaktadır.

     İslamiyet öncesinde ise durumun çok farklı olduğunu görebiliriz. Nitekim İslamiyet öncesinde özellikle Altay Türklerinde eve ilk gelen misafirin adının çocuğa verildiği sıklıkla rastlanılmış bir gerçektir.


     Yine İslamiyet öncesinde önemli bir gelenek çocuğun savaşlarda gösterdiği cesaret ile kazandığı isimlerdi. Öyle ki bu konu Dede Korkut hikayelerinde dahi açık da gösterilmekteydi.

Dede Korkut hikayelerinde kahraman savaşçılara adını Korkut Ata verir. Anne ve babanın verdiği isimler gerçek isimlerini oluşturmaz. Bu yalnızca geçici bir isim olarak benimsenir.


     Kahraman kişi gerçek ismini av yada savaş meydanında gösterdiği fayda ile almaktadır.


     Fakat bunun da belli bir kriteri bulunmaktaydı. Önceleri çocuğun yaptığı kahramanlık herkes tarafından takdir edilirse bu isim verilirdi.

     Kısaca belirtmek gerekirse isim verme geleneği binlerce yıllık bir kültürün getirdiği birikimdir. Bugün hala Anadolu’nun bir çok bölgesinde bu eski gelenek, yani İslamiyet öncesi ad verme geleneği sürdürülmektedir. Özellikle Kafkas Türklerinin bu işlemi sürekli olarak yaptıkları görülmektedir. Bugün az da olsa Kars, Iğdır, Erzurum, Erzincan gibi bölgelerde isim verme işleminin gerçekleştirildiği görülmektedir.

Bu İçeriği Paylaşın
Yorum bırakın

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Exit mobile version