Psikolog Paul Ekman ve meslektaşları uzun yıllar boyunca kültürün duygusal yüz ifadeleri üzerindeki etkisini incelediler. Bu çalışmaların sonucunda, her kültürün kendine ait gösterim kuralları olduğu ve bunların hangi duygu ve ifadelerinin gösterilmesi gerektiğini belirlediğini ortaya çıkardılar.
Bir örnek ile açıklayacak olursak, Türkiye’de kültürel normların erkekleri keder ya da ağlama gibi duygusal ifadeleri sergilemekten alıkoyar, buna karşılık kadınların bu tip duyguları rahatlıkla göstermesine izin verir. Japonya’da geleneksel kültür kurallarına göre, Japon kadınları ağızlarını açarak rahatça ve geniş geniş gülümseyemezler. Japon kadınları çoğu zaman güldüklerinde ağızlarını kapatırlar. Buna karşın Batı kültüründe kadınların ağızlarını rahat rahat açarak ve dikkat çekmeden gülebilirler.
Sözel olmayan iletişimin doğal olarak mimiklerden farklı kanalları da vardır. Bu sözel olmayan davranış biçimlerini de kültür biçimlendirir. Göz teması ve bakış sözel olmayan iletişimin en belirgin özelliğidir. Türk kültürünün bireyleri, bir kişi onlarla konuşurken gözlerinin içine bakmadığında şüphelenirler.
Bir başka sözel olmayan iletişim şekli de insanların kişisel alanlarını kullanma biçimleridir. Bir örnek verecek olursak, size çok yakın duran bir arkadaşınızla konuştuğunuzu hayal edin; normal, yer seçmeden bu tip sapmalar o kişiyle ilgili düşüncelerinizi etkileyecektir. Kişisel alan kullanımları bakımından kültürler arasında gözle görülür derecede farklılıklar gözlemlenebilir. Bunu bir örnekle açıklamak gerekirse, Amerikalılar etraflarında bir metre kadar boş alan bulunmasını tercih ederler. Bunun aksine diğer bazı kültürlerde, birbirlerini hiç tanımayan insanlar aralarına bir başka kişi giremeyecek kadar boşluk olmamasından bile rahatsız olmazlar.
El ve kol hareketleri de çok etkileyici iletişim araçlarındandır. Örneğin, Amerikalılar baş parmaklarını havaya doğru kaldırdıklarında bu hareketin “OK” işareti olduğunu konuşmadan anlarlar. Bu tip tanımları anlaşılan karşılıkları açık olan mimikler amblem olarak tanımlandırılırlar. Amblemlerle ilgili dikkat çekici bir nokta bunların evrensel bir anlamının olmamasıdır. Her kültürde kendine has amblemler kullanılır ve bu amblemleri bir başka kültürden insanların anlaması gerekmez.